ATATÜRK VE MİLLÎ HAKİMİYET (HAKİMİYET-İ MİLLİYE)
Atatürk, millet egemenliği ilkesini, Millî Mücadelenin ve yeni Türk devletinin temel ilkesi haline getiren kararı henüz Erzurum Kongresinde iken aldırmıştı. İlk Anayasa, Büyük Millet Meclisi toplandıktan 9 ay sonra 20…
Özerklik mi? Özgürlük mü? – Doç. Dr. M. Akif Okur
Artık, BDP’li ve PKK’lı üst düzey yöneticiler tarafından her geçen gün daha fazla ısıtılan bir “özerklik” tartışmamız var. BDP’nin farklı sözcüleri, 30 Mart seçimlerinden sonra belediye başkanlıklarını kazandıkları yerlerde özerklik…
IRAK-TÜRKİYE EKSENİNDE DEĞİŞMELER-hilmi özden
“Sakın zulmedenlere dayanmayın, sonra ateş size de dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur. Sonra size yardım da edilmez.”Hûd Suresi/113.ayet “Ey iman edenler! Bütün tedbirlerinizi alın” (Nisa Suresi/ 71.ayet) “İşlerinde Müminlerle…
GÖK ARADIK TUĞLARA Üzerine
Fazlı YILMAZ . Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Eskişehirli şair Mehmet Ali KALKAN’ın GÖK ARADIK TUĞLARA adlı ikinci şiir kitabı Mart 2014’te Ötüken Yayınları arasında çıktı( İlk kitabı 2001’de yayımlanan…
EDEB – Turgut GÜLER
Edebiyât, “edeb”in ilmidir. Dolayısıyla da “edîb”, edebli insandır. “Edeb”i olmayanın âdâbı olur mu?. Türk kültür hayâtının içine düşürüldüğü gayyâ kuyusunda, hangi edebiyâtdan bahsedilebilir? Ne kadar edebsiz varsa, hepsi kalem sâhibi…
MÜMİN BİR MÜTEFEKKİRİN RUH DÜNYASI -hilmi özden
MÜMİN BİR MÜTEFEKKİRİN RUH DÜNYASI(1) “Dışarıdaki dünya karanlık olsa, ben ruhumun içinde nurlu bir sema görebilirim: Biri Allah’ım ötekisi milletim” “Kara günleri de ak etmek insanın elindedir. Allah’a tevekkül ederek,…
KURDUN DİŞİSİ VE YAVRULARI
Eski bir hanedanın asalet unvanını taşıdığı gibi, hilkaten de asîl olan şâir Vigny sakin, münzevî, mütevekkil ve ahlâka en yüksek tarifini veren kadîm felsefenin Revâkıyye mezhebindendi. Kendi yaradılışına tamâmıyle uyan…
BİR KÖY KÖPEĞİ
Güneşin akşam ışığı altında ilerledikçe, uzanan yalnız şu: ağaçsızlık!.. Zahire taşıyan eşekler, kağnılar sıra teşkil etmekte. Benekli koyun sürüleri, tiftik keçileri, otomobilin dev gibi ilerleyişinden, homurtusundan dehşete düşüyor, öteye beriye…
GÖZYAŞI
Gözleri eski şekerlenmiş şuruplar kadar donuk, cansız, katı, suyu çekilmiş… Dibe çökmüş bir tasa, kaygı tortusu. Bu kadar kuru, kabuğa benzeyen göze hiç rastlamamıştı. Belli ki bu kadın akşam rakısı…
ÜLKÜCÜNÜN ÇİLESİ
Ülkücü, dünya nimetlerinden yana nasibsizdir. Gözü yoktur ki, nasibi olsun. Bir lokma, bir hırka o’na yeter. Paraya karşı o kadar müstağnidir ki, halkın hayretine sebep olur. Herkesin istediğini istemez, ne…