Eskişehir Türk Ocağı’nın bu haftaki sohbetinde ‘Milli Kültürümüzde Mülkiyet ve İktisat’’ konusuyla Dokuz Eylül Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recep KÖK bizlerle oldu. Açılış konuşması Ocak Başkanımız Prof.Dr. Nedim Ünal tarafından yapıldı.Daha sonra konuşmasına başlayan Kök konuşmasına Büyük Mütefekkir Nurettin Topçu’nun, elli yıl önce söylediği bir sözünden hareketle başladı:
İKTİSADIN PRATİĞİNE YÖNELİK TARİHİ TECRÜBE
Dünyamızda karşıt hâlde iki dünya bir arada yaşıyor. Birisi, yorgun ve kindar maddenin içinde yaşayan, doymak bilmeyen hırslarla sürünen, egemen materyalizmin türevlerine sıkışan dünya. Öbürü ise, her an kendini geçmek ve kendi yarattığı sevgi ile kendi sınırlarını aşmak isteyen dünya. Günümüzde daha çok sertleşen bu çatışmayı, yaşanan dünya buhranları üzerinden örnekler vererek anlattı. Ardından Doğu ve Batı medeniyetlerinde mülkiyet ilişkisine yönelik felsefi ve tarihî tecrübenin önemi üzerinde durdu. Merkantilizm, Rönesans ve Fizyokratizmin; keza Sanayi Devriminin fikir planında nasıl ortaya çıktığını, nihayetinde Kurumsal Kapitalizmin tamamlandığını belirtti. Dolayısıyla üretim ile tüketim arasındaki dengenin yanı sıra dünya kaynak dağılımının giderek bozulduğuna, özellikle Ortadoğu coğrafyasında düzenleyici savaşların yarattığı bölgesel tehdide dikkat çekti.
Konuşmacıya göre ayrıca, on dördüncü yüz yıldan itibaren de Osmanlı İmparatorluğu tarihin yönünü değiştirmiş; neredeyse Türk milleti İslâm medeniyetini tek başına temsil konumuna yükselmiş ve Fütühat hukuku hakim paradigma olarak benimsenmiştir. Bu temel paradigma üzerinden, toprağı işleme ve tasarruf hakkı Reâyâ’ya ait olmakla birlikte çıplak mülkiyetin devlete ait olduğu Selçuklular’da İkta, Osmanlı’da Tımar Sisteminin kurumsallaşma biçimini anlattı. Ancak, bazı kültür tarihçilerine göre (Profesör Mümtaz Turhan örneği) Türklerin, İslâm medeniyetini son altı yüzyıl temsilde yalnız kalmış olmaları, bu medeniyetin yıkılışının da temel sebeplerinden biri sayılmaktadır dedi.
İKTİSASDİ İLİŞKİLER SALT KARTEZYEN YAPILARLA AÇIKLANAMAZ
Günümüzdeki ekonomik buhranlar ve dengesiz gelir dağılımına, uluslar arası haksız kaynak tahsisine karşı yeni İktisadî Model Arayışının önemini işleyen Profesör Recep Kök, İktisadi ilşkilerin boyutsuzluğu üzerinden dünyadaki devem eden buhranların nedenlerini öneklerle açıkladı. İnsanın tabiatında var olan üretime yönelik fiziki İmkânlar kapasitesi (Akıl%) ile sevgi/merhamet Kapasitesi (Paylaşım%) arasındaki ilişkiden hareketle, KÂMİL İNSAN TİPİ İKTİSADÎ DAVRANIŞ Modellerinin geliştirilebileceğini savundu.
İslâm düşüncesinin başlangıcından, Endülüs aydınlanmasına kadar giden süreçten örnekler vererek, sonuçta teşekkül eden Türk-İslâm Medeniyeti’nin tarihî tecrübesinden yararlanılabileceğini; bugün gelinen noktada yeni dünya düzeni üzerinde söz sahibi olacak insan kaynağımızın bulunduğunu; bundan böyle hem bilim hem de siyaset kurumlarında politika üretecek şekilde yeni yöntem tartışmalarının yapılması gerektiğini söyledi.Program soru cevap ve çay ikramı ile son buldu