ÜLKÜCÜNÜN ÇİLESİ
Ülkücü, dünya nimetlerinden yana nasibsizdir. Gözü yoktur ki, nasibi olsun. Bir lokma, bir hırka o’na yeter. Paraya karşı o kadar müstağnidir ki, halkın hayretine sebep olur. Herkesin istediğini istemez, ne…
Ülkücü, dünya nimetlerinden yana nasibsizdir. Gözü yoktur ki, nasibi olsun. Bir lokma, bir hırka o’na yeter. Paraya karşı o kadar müstağnidir ki, halkın hayretine sebep olur. Herkesin istediğini istemez, ne…
Her vesile ile hürriyeti sevdiğinizi, hürriyet uğruna hiç bir fedakârlıktan kaçınmayacağınızı söylüyorsunuz. Nefsinizle bir muhasebe yapmağa cesaret edebilir misiniz? İddialarınızın samimiyetine inanıyor musunuz? Tek taraflı bir hürriyetin hürriyetsizliklerin en kötüsü…
Çayır önce şaşırdı. Bu davetsiz misafiri hiç tanımıyordu. «Adın nedir?» diye sordu, «sana kim derler?» Öteki, biraz daha ezilip büzüldü, merhamet dilenen bir sesle: «Bana, ayrık otu, derler. Kimseye zararım…
Türk milleti, hele son yıllarda, birbirini adetâ düşman sayan zümrelere ayrılmıştır. Çekişmekle, sövüşmekle yetinmiyoruz,’ hatta dövüşüyoruz. Hem yalnız yumruklarımızla değil, sopalarımızla, bıçaklarımızla, tabancalarımızla dövüşüyoruz. Her gün yeni bir belirtisi ile…
Binlerce milliyetçi ülkücünün öldürüldüğü unutturuluyor. Son zamanlarda aynı çarpık zihniyetle faili meçhul diye ortalıkta dolaşanların da MHP tarafından niçin kabul edilmediğini anlayamıyorlarmış. Aşağıdaki liste binlerce şehidin sadece küçük bir kısmıdır.…
“Ne mi yapacağım? Hiç! Çocukluğumun saflığına döneceğim. Dünya gözüyle son bir defa göreceğim, beyazlığını öpeceğim, kızıllığına yüzümü süreceğim. Ömrümün kısalığına göre hüküm vermeyin. Benim de çok güzel günlerim, unutulması imkânsız…
O, Kerküklü bir Türk’tü. Ankara Ziraat Fakültesi’ni bitirdi, aynı yerden doktora aldı. Bağdat üniversitesi’nde hoca idi. Uzun arkadaşlık, dostluk, ülküdaşlık yıllarından sonra 30 yıl önce bütün bir ömrü birlikte yaşamak…
”Napolyon bir zaman Akka’da ‘Asya bir adam bekliyor…’ diye ayağını yere vurmuş,”O adam! Hani?… O adam,o adam ben olacağım!…Bu poladı ben cilalayacağım.Bu peygamberler yurdunda,bu kahramanlar diyarında,alimler,mucitler,zenginler yetiştireceğim!” ”İlim ve intizam……
“Tedirgin olmayın, çekingen durmayın, öyle hüzünlü bakmayın. Uzakta kalmayın; yakınıma gelin. Canınızı üzmeyin, saklamaya çalışıp yorulmayın. Hem telaşlanmayın da; hepsini biliyorum… Dünyadaki misafirliğim az sonra bitecek; ebediyetle tanışmaya gideceğim.” “Hayır!…
1943 senesi 13 Kasım’ında Kırım’da doğdum. 1943 yılı Mayıs ayında “vatan haini” damgasıyla hep halkımızla beraber Orta Asya’ya sürgün olunduk. Bizim ailemiz Özbekistan’ın Andican bölgesindeki bir köye sürülmüştü. Çocukluğum orada…