Eskişehir Türk Ocağı geleneksel Perşembe Sohbetleri’nin 6 Kasım gecesindeki konuğu “Görüntüler Eşliğinde Geçmişten Günümüze Bosna: İzlenimler” başlıklı konusuyla Osmangazi Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç.Dr. İsmet Şanlı idi.
Doç. Dr. İsmet Şanlı, 2013-2014 öğretim yılında görev yaptığı Bosna’da Osmanlı döneminden günümüze kalan eserleri ve Bosna’nın bugünkü durumu hakkındaki izlenimlerini fotoğraflar eşliğinde dinleyicilere anlattı ve konuşmasında şunlardan söz etti:
“1463’te tamamen Osmanlı idaresine geçen ve 1878’de Berlin Antlaşması ile Avusturya-Macaristan’a bırakılmak zorunda kalınan Bosna’nın I. Dünya Savaşı sonrası kurulan Sırp-Hırvat-Sloven Krallığı’nda kaldı,Krallığın adının daha sonra Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti (1946) ve Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti (1963) şeklinde değiştirildi. Yugoslavya’da uzun süre devlet başkanlığı yapan Josip Broz Tito’nun 1980’de ölümünden sonra ülkede iç savaşların çıkmış ve Federasyonu oluşturan Bosna-Hersek, Slovenya, Hırvatistan, Sırbistan, Makedonya, Karadağ ve Kosova 1991’den itibaren bağımsızlıklarını ilan etmişlerdir. Bosna-Hersek’in 1 Mart 1992’de bağımsızlığını ilan etmesinden sonra 1995 yılına kadar Sırp ve Hırvatlar’ın saldırısına maruz kalmış ve soykırım derecesine ulaşan katliamlar yaşanmıştır. Bosna-Hersek’te 1992-1995 yılları arasında devam eden savaş, Dayton Anlaşması ile sona ermiş ve bu anlaşmaya göre Bosna-Hersek, 10 kantona ayrılan Bosna-Hersek Federasyonuile Özerk Sırp Cumhuriyeti’nden oluşan bir devlet olarak tanınmıştır. Bosna-Hersek, Boşnak, Hırvat ve Sırp taraflarının temsilcisinin bulunduğu üçlü Cumhurbaşkanlığı Konseyi’nce idare edilmektedir.
Bosna-Hersek’in başkenti olan Saraybosna (Sarajevo), Osmanlılar tarafından kurulmuştur. Hem bu şehirde hem de Bosna-Hersek’in pek çok yerinde Osmanlı döneminin sancakbeyleri ile özellikle İsa Bey, Gazi Hüsrev Bey ve Ferhad Beylerin yaptıkları imar faaliyetleri ve kalıcı eserler sayesinde Bosna mamur bir hale gelmiştir.
Ekrem Hakkı Ayverdi’nin Avrupa’da Osmanlı Mimari Eserleri isimli çalışmasına göre Bosna genelinde Osmanlı idaresi döneminde dinî, sosyal, eğitim, ticarî ve askerî amaçlı olmak üzere 3560 yapının inşa edildiği kayıtlıdır. Bu eserlerin büyük bir kısmı Bosna Osmanlı idaresinden çıktıktan sonra tahrip edilmiş ve özellikle 1992-1995 arasında yaşanan savaşta pek çok cami ve tarihi eser tahrip edilip yıkıldığı gibi Bosna-Hersek’in tarihi arşivi de büyük ölçüde yakılmıştır. Yıkılan yapılar arasında meşhur Mostar köprüsü de bulunmaktadır. 1993’te Hırvatların top atışıyla yıktıkları köprü, 1997-2004 yılları arasında aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiş ve 2004’te hizmete açılmıştır. Mostar köprüsü gibi savaşta tahrip edilen çok sayıda cami, mescit ve köprü de tamir edilmiştir.”
Şanlı, konuşmasının devamında, Saraybosna, Travnik, Mostar, Blagay, Vranduk, Vişegrad, Sretbrenitsa ve Bihaç’ta bulunan tarihi yapılar ile Bosna-Hersek’in bugünkü sosyal durumu hakkında fotoğrafları eşliğinde bilgiler verdi. Prof.Dr. Hilmi Özden ve Doç.Dr. Muharrem Dayanç’ın katkıları ve soruların akabinde program sona erdi.