Prof. Dankoff’u özellikle zikretmem boşuna değil: Yapı Kredi Yayıncılık’ın 10 cilt olarak yayımladığı ‘Seyahatname’, Prof. Dankoff’un katkıları olmasa, herhalde basılabilme imkanını bulamazdı. Bir süre önce yitirdiğimiz Dr. Yücel Dağlı’nın ve Seyit Ali Kahraman’ın çabalarını da unutmamak gerekiyor elbet. Nihayet elimizde dört başı bayındır bir ‘Seyahatname’ var…
Evliya Çelebi Sempoz-yumu’na sunulan bildiriler ‘Çağının Sıradışı Yazarı: Evliya Çelebi’ başlığı ile kitaplaştı (Yapı Kredi Yayınları, 2009 Kasım). Dr. Nuran Tezcan’ın ‘Sunuş’ yazısında belirttiği gibi, bildiriler “Seyahatname’nin vazgeçilmez araştırma alanı olan şehir betimlemelerindeki bilgilerin denetlenmesinden, verdiği bilgilerin dayandığı kaynaklara, kaynakların sustuğu yerde Evliya Çelebi’nin verdiği bilgilerin önemine, 17. yüzyılda Osmanlıcanın standart yazı dilinin ötesinde yaşayan Türkçenin fonetiğinden, tümce aktarımlarının değişik koşullardaki anlatım olanaklarına, sihir ve büyü hikâyelerinin fantastik dünyasından sözlü kültür ve yazın aktarımlarına, çeşitli silâh ve savaş yöntemlerinden, çeşitli hastalık ve tedavilerine, geniş bir coğrafyada bıraktığı duvar yazılarından tattığı yemeklere, Osmanlı müzik kültürüne; Osmanlı toplumundaki ‘ayıp’ kavramı ölçütlerinin saptanmasından, öteki’ne olan ilgisine, Balkanlardan Kudüs’e geçtiği yolların denetlenmesinden günümüzde bu yolların seyahat koşullarının denenmesi projesine değin geniş bir araştırma alanını içer[en]’ incelemeleri kapsıyor.
Evliya Çelebi’nin Seyahatname’si, Osmanlı sosyal tarihi araştırmaları bağlamında, son derece ayrıntılı bir envanter sunar. Bu sosyal tarih envanterinin bir bölümü (hatta önemli bir bölümü!), Dr. Tezcan’ın da belirttiği gibi, Evliya’nın 17. yüzyıl Osmanlı coğrafyasının içinde ve dışında konuşulan dillerin ve dialektlere ilişkindir ve Seyahatname, bu anlamda özellikle Türk dili tarihi araştırmaları bakımından, bulunmaz bir kaynaktır.
Bildiriler kitabında, Osmanlı tarihinin büyük tarihçisi Prof. Dr. Halil İnalcık’la, yine bir süre önce yitirdiğimiz Prof. Dr. Metin And’ın açış konuşmaları yer alıyor. Prof. İnalcık, Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nin sosyal tarih, özellikle de Osmanlı sosyal tarihi konusunda ne kadar büyük ve önemli bir belge niteliği taşıdığına; Prof. And da, gerek geleneksel Türk tiyatrosu gerekse minyatür alanında yaptığı çalışmalarda Seyahatname’den ne ölçüde yararlandığına ilişkin tespitlerde bulunuyorlar.
30 bildirinin yer aldığı Sempozyum kitabı, son otuz yılda Türkiye’de, Evliya Çelebi’ye duyulan ilginin artarak devam ettiğini gösteriyor. Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin 28-29 Eylül 1987’de İstanbul’da düzenlediği ‘Evliya Çelebi Semineri’ ile (Bu seminere sunulan bildiriler ‘Türklük Araştırmaları Dergisi’nde [sayı:4, yıl:1988] bir ‘özel bölüm’ olarak yayımlanmıştır), Doğu Akdeniz Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nün 8-9 Kasım 2001’de, Gazimağosa’da düzenlediği ‘Evliya Çelebi ve Seyahatname’ Sempozyumu’nun (Bu seminere sunulan bildiriler de Doğu Akdeniz Üniversitesi’nce, Nuran Tezcan ve Kadir Atlansoy tarafından yayına hazırlanarak 2002 yılında basılmıştır) akademik bir devamı niteliğindedir. Şüphesiz, yurt dışında yapılan çalışmaları da göz ardı etmemek gerekiyor: Bunların en önemlisi, Martin van Bruinessen ve Hendrik Boeschoten’in ‘Evliya Çelebi in Diyarbekir’ adlı çalışmalarıdır (E.J.Brill, Leiden, 1988). Bu çalışma da, Wilhelm Köhler’in 1928 yılında Münih’te yayımlanan ve 1989 yılında ‘Evliya Çelebi Seyahatnamesinde Bitlis ve Halkı’ adıyla Türkçeye çevrilen [Almanca adı ‘Die Kurdenstadt Bitlis] yapıtının tamamlayıcısı niteliğindedir. Elbette, Prof. Dr. Robert Dankoff ile Prof. Dr. Semih Tezcan’ın ‘Evliya Çelebi Seyahatnamesi Okuma Sözlüğü’nü [Glossary] de unutmadan…Yazımızı, Prof. İnalcık hocamızın, ‘Çağının Sıradışı Yazarı: Evliya Çelebi’deki açış konuşmasını bitirirken söylediği sözü hatırlayarak tamamlayalım: ‘Kısacası, Evliya Çelebi bir deryadır!’ h.*****@za***.tr